Yine kırılma noktalarımdan birindeyim sanırım. Sanırım diyorum çünkü o kadar hızlı değişiyor ki hayatım, kararlarım ve hayatımdaki insanlar. Asla yapmam dediklerimi yapıyorum. Veya asla yapmaz dediğim insanlar bir şeyler yapıyorlar.
Bu seferki kırılma noktası ne derseniz de bırakmak her şeyi öyle kendi başına. Hani suya yaprağı bırakıp izlersiniz ya aynı o şekilde izlemek hayatımı ve insanları... Elini eteğini çekmek bir bakıma bazı şeylerden.
Neden mi?
Ben ne kadar zorlasam da ne kadar çabalasam da olması için bazı şeyler gerçekten de sizin elinizde olmuyor. Bunu anladım.
Çok çırpındım, gerçekten kendimi çok da aştım. Ama ben ne kadar olsun diye uğraştıysam bir o kadar olmadı.
Nasip derler ya hep.
Gerçekten de öyle... O yüzden bıraktım ben her şeyi akışına. Nasipsen olursun nasip değilsen olmaz...
Ben çok yoruldum.
21 Mayıs 2015 Perşembe
10 Mayıs 2015 Pazar
Kendi Kabuğuma Çekilmek...
Bu ara nedenini çözemediğim bir şekilde gergin, sinirli, stresli ve üzgünüm. O kadar değişken ki ruh halim artık. Kimse bana dokunmasın, bişey söylemesin, bişey istemesin istiyorum. Kimse bana tavır yapmasın mesela. Tavır yapanları da tersliyorum çünkü hiç tavır, trip çekecek durumda değilim. O kadar silmeye müsait bir ruh halindeyim ki biri bişi derse tamam deyip çekiliyorum. Mücadele etmek yok, kendimi anlatmaya çalışmak yok. Hiçbir şey yapmak istemiyorum. Bıkmış durumdayım.
Bu çevreme de yansıyor farkındayım ama içimden öyle geliyor bunu değiştiremiyorum. Bırakmış durumdayım her şeyi. İsteyen istediğini yapsın istediğini söylesin mesela bana bulaşmasınlar tek isteğim o.
Kendi kabuğuma çekilmek istiyorum sanırım bu ara. Evet doğru kelime bu; Kendi kabuğuma çekilmek...
Bu çevreme de yansıyor farkındayım ama içimden öyle geliyor bunu değiştiremiyorum. Bırakmış durumdayım her şeyi. İsteyen istediğini yapsın istediğini söylesin mesela bana bulaşmasınlar tek isteğim o.
Kendi kabuğuma çekilmek istiyorum sanırım bu ara. Evet doğru kelime bu; Kendi kabuğuma çekilmek...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)