27 Kasım 2014 Perşembe

Seni hiç görmedim!..


Seni hiç görmedim..!
Ne otobüs ne de dolmuş durağında;
Hiç bir yerde rastlamadım, hiç tanışmadık, hatta aynı şehirde bile yaşamıyoruzdur...
Ya da aynı şehirde yaşıyor ve aynı havayı soluyoruzdur...
Belki de hiç ortak yanımız bile yok;
...Ya da bir elmanın iki yarısı gibiyiz...
Tanısan beni benden daha çok sevecek;
Ya da benden nefret edeceksin...
Belki de aynı yerde yemek yiyor, aynı sözleri konuşuyor ve hatta aynı şarabı aynı gün batımına bakarak içiyoruz...
Kimbilir belki de aynı müziği dinliyor, hatta farkında olmadan aynı müzikle dans ediyoruz...
Aynı yağmurda ıslanıp aynı güneşle ısınıyoruz...
Aynı kaldırımda yürüyor;
Aynı köşeden belki, aynı belki de, ayrı istikametlere yürüyoruzdur...
Belki de şu an beni düşünüyorsun;
Farkında olmadan elinde kahven, yüzünde bin bir renkte tebessüm ve bir aşk şiirinin daha içinde yer alıyorsun...
Tıpkı benim gibi;
Biliyorum sende benim gibi düşünüyor, gülüyor, aynı kitabı okuyor ve kitaba daha başlarken son kısmına dayanamayıp göz gezdiriyorsun...
Biliyorum sende, beni arıyor bulacağın güne kadar bekliyorsun.
Hatta biliyorum sende bana delicesine aşıksın;
Tıpkı benim, sana aşık olduğum gibi…
Dedim ya;
Seni hiç görmedim..!
Ne otobüs, ne de dolmuş durağında...
Hiç bir yerde rastlamadım..!
Rastlasaydım;
Farkederdin...


23 Kasım 2014 Pazar

Su ve Ateş

  Gece gece yine kendime acı çektirmenin yolunu buldum. Bu ara o kadar hassasım o kadar arayış içindeyim ki... Üstüne birde televizyonda denk geldiğim bir aşk filmi eklenince sonuç yine boğazımın düğümlenmesi ve gözden akan yaşlar... 
  Derin bir oh çektikten sonra izlediğim film 'Su ve Ateş' idi. Tıpkı adı gibi olan bir film. Özcan Deniz filmi. Izleyin... Acıyı doruklarında yaşamak için birebir...

  'Bilmezdim bu derdin beni yolumdan seni solumdan edeceğini.'

9 Kasım 2014 Pazar

Unutursam Fısılda

  Bugün uzun zamandır etkilenmediğim kadar güzel bir film izledim. Adı: Unutursam Fısılda
  Bir Çağan Irmak filmi. Bana göre şimdiye kadar ki en iyi filmi. Bu öyle bir adam ki hiçbir filmini beğenmemek imkansız neredeyse. Çıtayı devamlı yükselten ve dramı da çok iyi işleyen bir yönetmen. En son, filmlerinden 'Dedemin İnsanları'nı bu kadar çok beğenmiştim. Şimdi bu film onun yerini aldı. 
  Benim bu tepkilerim konusunda filmi izleyen çoğu kişi bana katılacaktır sanırım. Nedir bu filmi bu kadar etkileyici yapan, seni en çok ne etkiledi derseniz, cevabım tabi ki de içindeki AŞK... Özellikle de delicesine sevdiğin insanı kaybetmek... Buraya yazarken bile hala boğazıma bir şeyler düğümleniyor. O kadar iyi anlatılmıştı, o kadar iyi işlenmişti ki konu, bütün o anları iliklerime kadar yaşadım resmen. Bütün her şey hafızama işledi adeta. Gözyaşlarımı tutamadım kimi zaman. Buraya bunları yazarken bile hala hissediyorum o anları. Gerçekten ama gerçekten çok iyi bir filmdi. 
  En son 'Aşk Tesadüfleri Sever'de bu kadar yoğun duygular hissetmiştim. Konu olarak da daha doğrusu sonları olarak birbirlerine benzer filmlerdi. Orada kız ölüyordu burada erkek... 
  Benim bu iki filmden de bu kadar etkilenmemin sebebi; ikisinde de birbirlerini çok seven insanlardan birinin ölmesi. Bu o kadar büyük bir acı ki bana göre, o kadar tarifsiz ki. Açıkçası düşünemiyorum bile bu acıyı. İnsan böyle bir durumda nasıl hayatını devam ettirir ki. Nasıl yaşar, nasıl bir başkasını sever? Benim aklım almıyor. Ve ne zaman böyle konulu bir film izlesem kendimi tutamıyorum. Boğazım düğümleniyor, gözlerim doluyor. O yüzden kıymetini bilmek gerek yanımızdakinin. Saçma sebeplerde kırıp dökmemek gerek. Hiçbir sorun onu kaybetmekten daha büyük, daha önemli değil çünkü.
  Son olarak eğer izlemediyseniz 'Unutursam Fısılda'yı şiddetle tavsiye ediyorum size. (Film birazda Sezen Aksu'nun hayatından izler taşıyordu bana göre. Özellikle Sezen Aksu'nun belgeselini izleyenlerin bana hak vereceklerini umuyorum.)

8 Kasım 2014 Cumartesi

Bob Marley...


Maske

  Her birimiz ayrı ayrı maskelerle geziniyoruz. Odamızdan içeri girdiğimizde çıkarıp maskemizi baş ucumuza koyuyoruz. Savuramıyoruz bir köşeye, ertesi sabah tekrar takmak zorunda olduğumuzu biliyoruz. Saklıyoruz kendimizi, ezilmekten korkuyoruz. İnsanların özümüzü görmesinden korkuyoruz. Kırılgan olduğumuzu, incinebileceğimizi kendimizden bile saklıyoruz. Maskeyi taktığımızda güçlüyüz ya da öyle görünüyoruz EN AZINDAN...